Sistemlerde Hiyerarşi Kavramı
Karmaşık sistemler hakkındaki kavramlar içinde önem bakımından hiyerarşi kesinlikle başı çekendir. 2011 yılının bu son denemesi için hiyerarşi konusunu seçmeme bu husus neden oldu.
Bir önceki yazımda belirttiğim gibi karmaşık sistem tanımına giren üç ana kavramdan biri hiyerarşidir ve gündelik yaşamın çeşitli konularında geçmekle birlikte esasen çoğunlukla ya şirketlerin ya da askeri kurumların organizasyonel işlevleri konuşulurken kullanılmakta olan bir terimdir. Hiyerarşi kavramı askeriyedeki bağlamında, görevin üstler ve astlar ile birlikte bütünsel yürümesini sağlayan emir-komuta zinciri olgusu ifade edildiğinde zımnen de olsa belirtilmiş olur. Öte yandan, günlük dilin hiyerarşiye karşılık gelen daha genel bir terimi olan “silsile-i meratip” (mertebeler zinciri) deyiminin ise eskiler tarafından hiyerarşi hususu ile ilgili konuşmalarda epey kullanıldığı konu hakkında bilgisi olan çoğu kimsenin malumudur.
Şimdi sistemlerde hiyeraşi kavramının daha yetkinleşmiş hali, yani daha üst bir bilgi düzeyindeki soyut şekli olan ‘hiyerarşi kuramı’nın örgüt düzeyleri bağlamındaki özanlamını kavramak için aşağıdaki betimlemeye şöyle bir göz atalım:
Başta askeri ve sivil örgütler olmak üzere her tür organizasyonel yürütme işlevinin temel parçası olan komut ve talimatların örgütün en tepe düzeyinden en dip düzeyine dek ulaşmasındaki akışı sağlayan şey hiyerarşik yapı (hiyerarşi olgusu)’dır. Bu durum hiyerarşi kuramında “yukarıdan aşağıya doğru bütünleşik nedensellik” akışı diye adlandırılır. Tersi olan “aşağıdan yukarıya nedensellik” ise, organizasyonel denetim işlevinin yerine getirilmesi için örgüt düzeyleri arasındaki zincirsel iletişimdir.
Örnek olarak betimlediğimiz bu durumdaki hiyerarşi kavramına, belirlenimci (determinist) yaklaşımlı ırasallık (karakteristik) ile; başka türlü ifade edersek, komut ve talimatın hiçbir şekilde az dahi olsa esnetilmemesi gerektiği şekilindeki yaklaşımla; gene başka terimci (terminist) bir deyişle, mekanistik dünya görüşü ile bakıldığı görülmektedir.
Öte yandan, karmaşık sistemlerin doğal ve kavramsal dikotomik (bibirini tamamlayıcı ikili) kutuplar arasındaki uzama (vüsata, ekstansiyona) dağıldığı göz önüne alındığında hiyerarşi için yapılabilecek genel tanımlamaların üç temel düşünce ulamı bağlamında olabileceğini söyleyebiliriz. Bunlar mekanik ve biyotik (bunlar doğal olanın iki alanıdır) ile noetik (bilinçsel; yani idealistik, başka bir deyişle kavramsal veya matematiksel) düşünce ulamlarıdır.
Mekanik ulamda, konu askeri ve sivil örgüt örnekleri bağlamında ele alınırken görüldü ki, hiyerarşi komuta düzeyi artışını anlatmaktadır.
Sistem kavramını organizmanın temsil ettiği kabulüyle biyotik düşün ulamındaysa, hiyerarşi organizmik yapının sistemik bileşen (sindirim, solunum, dolaşım, boşaltım sistemleri gibi) düzeyleri arasındaki bağlanmışlık olarak düşünülmüştür.
Noetik ulamı temsil eden matematiksel-terminolojik ifade ile ise, hiyerarşi asimetrik (bakışımsız) ilişkilerle düzenlenmiş terimler derlemi (kolleksiyonu)’dir. Şematize etmek için örgütsel piramidik yapı göz önünde bulundurularak bu tanım irdelendiğinde, asimetrik ilişki ile dikey eksendeki etkileşimin kastedildiği anlaşılır ki, bu herhangi bir düzey için bir üst olanın daha çok yetkin, bir ast olanın ise daha az yetkin olduğu dikey eksendeki bakışımsızlık nitelemesi ile anlatılmak istenen durumdur. Nitekim yatay eksen üzerindeki ilişkilerde tam bir bakışım (simetri) bulunmaktadır; başka bir deyişle bir birimin (terimin) yatayda sağında veya solunda bulunan birimden (terimden) yetkinlik ve sorumluluk bakımından hiçbir farkı yoktur, bunlar denktirler.
Sonuç olarak, GST (genel sistem teorisi)‘nin “ana lehçesi” olan hiyerarşik kuram ‘kaotik hal’in de dahil olduğu karmaşıklığın (kompleksitenin) genel bilim haline getirilmesi çabalarının bir sonucu olarak doğmuş ve gelişmektedir. Başta, Herbert A. Simon, sosyoloji, İlya Prigogine, kimya ve Jean Piaget, psikoloji gibi üç farklı alanda sistemleri temelden ve içeriden gözlemleyip inceleyerek soyutlayıcı metateoriler oluşturmuş, ikisi Nobel ödülü iyesi bu bilim insanları olmak üzere, pek çok akademisyen ve pratisyenin kuramın geliştirilmesine katkı yaptığını tam da yeri gelmiş iken vurgulamak isterim.
Burada kısaca kavramsallığına değinerek bir parça olsun önemine dikkat çekmek istediğim hiyerarşi kuramı hakkında pek çok yapıtın yayımlanmış olduğunu belirterek sistem düşüncesininin -bana göre- doruğu olan bu konuyu eski yılla birlikte bitiriyorum.
Yeni yılda ve gelecek yazıda buluşmak dileği ile...
Mustafa Özcan (30 Aralık 2011)